Ahmet Arıtürk Yazdı: KUR'AN, EZAN, TÜRBAN TUTMADI, (DARBE) DİYELİM!!! - Ahmet Arıtürk

Ahmet Arıtürk Yazdı: KUR'AN, EZAN, TÜRBAN TUTMADI, (DARBE) DİYELİM!!!


Ekonomik yıkıntı altında kalan milletin bakış açısını dağıtmak için Kur’an’a, Ezana ve Türbana dönüş yaptılar ama, görüldüğü gibi tutmadı. Millet artık bu gibi söylemlere kanmıyar. Kur’an-ı Kerim’in de, Ezan-ı Şerifin de, türbanın da hiç kimselerin hedefinde olmadığını, ataistlerin dahi, inançlara hürmet açısından bu gibi konuları asla gündeme taşımadığını biliyor ve oyuna gelmiyor.

İstanbul’da, Hazret-i Mevlana’yı anmak için düzenlenen ŞEB-İ ARUS törenlerinde Türkçe Kur’an, Türkçe ezan okunmuş da, Kültür Bakanlığının eski kültürsüz bakanlarından Durmuş Fikri sağlar, (Türbanlı hakimlerin tarafsız karar vereceğine inanmıyorum) demiş de. Millet, artık bu gibi provaktif söylemlere itibar etmiyor.

Kur’an, Ezan ve Türban söylemleri tutmayınca, işi dönüp dolaştırıp bu defa da DARBEYE getirdiler. Yahu, Türkiye Cumhuriyetinde artık darbeler döneminin kapandığını bilmemek için ahmak olmak lazım. Kim, nasıl darbe yapacak. Son darbe teşebbüsü kucaklarında ninnilerle büyüttükleri FETÖ’DEN GELDİ. Bu darbe teşebbüsünü ALLAH’IN BİR NİMETİ SAYARAK, zaten kısıtlı olan demokratik hakları kıstıkça kıstılar. Türkiye öyle bir duruma geldi ki, üniversitelerin kapılarına bile kelepçe vurulabilmektedir.
Sanki darbe söylentilerinde bir gerçeklilik payı varmış gibi Milli Savunma Bakanlığı da kalkmış bir bildiri yayınlamış.
Bakanlığın, twitter hesabı üzerinden duyurulan açıklamada anti-demokratik arayışlarla sonuna kadar mücadele edileceği vurgulanarak şöyle denilmekte:

"Millî Savunma Bakanlığı, tüm birlik ve kurumları ile başta FETÖ, PKK/YPG ve DEAŞ gibi terör örgütleri olmak üzere;
Her türlü tehdit ve tehlikeye karşı; asil milletimizin sevgisi, güveni ve duasından aldığı ilhamla, “Ölürsem şehit kalırsam gazi” anlayışıyla yurt içinde ve sınır ötesinde görevlerini kahramanlık ve fedakarlıkla ifa etmektedir.

Peygamber Ocağı olarak da bilinen Türk Silahlı Kuvvetleri, binlerce yıllık şanlı tarihimizden süzülüp gelen milli, manevi ve mesleki değerleriyle;

-Aklın ve bilimin ışığında,
-Anayasa çerçevesinde,
-Yasalar ve Sn. Cumhurbaşkanımızın direktifleri doğrultusunda,
-Sıralı amir ve komutanların emir ve komutasında,
-Milletinin emrinde, görevinin başındadır.
Türk Silahlı Kuvvetleri, ülkemizin ve milletimizin güvenlik ve bekasını hedef alanlara ve her kim olursa olsun millet iradesini hiçe sayarak anti-demokratik arayış içinde olanlara karşı mücadelesini azimle sürdürmekte kararlıdır."

Milli Savunma Bakanlığının bu açıklaması, gerçekte darbe söylemlerini haklı çıkarmak amacına yönelik bir taktik değilse nedir. Bir taraftan milleti darbe söylemleriyle korkutuyorlar, öbür taraftan Cumhurbaşkanlığı makamına selam duruyorlar. Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın safında yer aldıklarını ilan ediyorlar.

Millet, zaten bunu biliyor. Ordusunu, Recep Tayyip Erdoğan’ın veya Hulusi Akar’ın emrinde olduğu için değil, PEYGAMBER OCAĞI olarak bildiği için seviyor. MEHMETÇİK olan adını, Hazret-i MUHAMMED’TEN (O’na, al ve ashabına salat ve selam olsun) alan bu Ordu, milletin ordusudur. Ne Recep Tayyip Erdoğan’ın, ne de Hulusi Akar’ın!

İlla da darbe mi olacak diyorsunuz. Evet, bir darbe olacak. BU DARBE SANDIKLARDA YAŞANACAK. MİLLET İTTİFAKI, SANDIKLARI PATLATACAK!
Darbe söylentileriyle Şanlı ordumuzu lekelemeye çalışan zihniyete lanet olsun!

ANEKDOT
Sultan Dördüncü Murat, keyifli bir anında, gizli içki içildiği istihbaratını aldığı bir meyhaneye tebdil-i kıyafet yapmadan ve Padişah kıyafetiyle gitmiş. Tabii, Sultan dördüncü Murat’ı gören meyhanecinin ve çoğu Bektaşi olan müşterilerinin ödleri kopmuş. Ancak, keyfi yerinde olan Padişah, Bektaşilerden birinin yanına oturarak sohbet havasında ve Bektaşilerin hitap şekliyle sormuş:
-Baba erenler, canlardan ne haber!
Bektaşi, korku dolu bir sesle cevap vermiş:
-Aman padişahım, sayenizde kimde can kaldı ki!

YAZIYI PAYLAŞ!