Cumhur İttifakı, yeni bir seçim yasası üzerinde çalışmalara başlamış bile. Amaç, NALINCI KESERİ GİBİ yasaları kendi istediği doğrultuda şekillendirmek, çıkarılacak yeni yasalarla iktidarda kalabilmek.
Bizim Siirtçe de bir deyim vardır. (ALLAH Fİ NİYE, IL EBD Fİ NİYE. NİYET ALLAH TIĞLEB KILLEL NİYYE) deriz. Bu Siirtçe deyimi anlamına uygun olarak Türkçeye şöyle tercüme edebiliriz: (ALLAH’IN TAKDİRİ BAŞKA, KULUN DİLEDİĞİ BAŞKA. SONUÇ OLARAK. ALLAH’IN TAKDİR ETTİĞİ OLACAK.) Bu bakımdan, seçim yasalarını kendi lehlerine değiştirmeyi düşnünürlerken, bir de bakmışsınız, YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER MİLLET İTTİFAKINA YARAMIŞ,
Belli olan husus şu ki, Cumhur ittifakının, seçim yasaları üzerinde değişiklik çalışmalarını başlatmasının sebebi, mevcut yasalarla seçime gidilmesi durumunda, iktidardan düşeceğini anlamış olmasından kaynaklanmaktadır.
Seçim yasalarında yapılacak değişikliğin önemli maddelerinden birinin, yüzde 10 olan barajın yüzde 7’lere düşürülmesi olacaktır. Seçim Barajının düşürülmesinin temel sebebinin, ittifakın küçük ortağı MHP’nin muhtemel bir seçimde yüzde 10 barajının altında kalacağının anlaşılmış olmasından kaynaklıdır. MHP’yi, baraj altında kalarak boğulmaktan kurtarmanın yolu ise yüzde 10 olan seçim barajını yüzde 7’lere düşürmekten geçmektedir. Ancak, seçim barajı yüzde 7’lere düşürülürken, ittifaklar için seçim barajının yüzde 14’lere yükseltilmesi hedefleniyor.
Bu suretle AKP’den koparak kurulan yeni partilerin ve diğer küçük siyasi partilerin bir araya gelerek üçüncü bir ittifak oluşturmalarının önünün alınması hedeflenmekte. Taslak yasalaşırsa partiler için ülke genelinde seçim barajı yüzde 7'ye düşerken, ittifaklar için seçim barajı yüzde 14'e yükselecek.
Seçim yasalarında ön görülen en tehlikeli değişiklik ise il ve ilçe seçim kurullarının oluşmasında yapılması düşünülen düzenlemedir. İl ve ilçe seçim kurullarında görev alacak hakimlerde kıdem aranmayacak, yapılacak düzenleme ile Yüksek Seçim Kurulu, kıdem gözetmeksizin il ve ilçe seçim kurulu başkanlığına ve üyeliklerine istediği hakimleri atayabilecek. Yeni hakimlerin nasıl atandıkları, birçoğunun AKP teşkilatından geldikleri bilinen gerçeklerdendir. Bu arada uygulanacağı söylenen dar bölge ve daraltılmış bölgeden vazgeçildiği, Türkiye Milletvekilliği görüşünün de benimsenmediği anlaşılmaktadır.
Türkiye Milletvekilliği görüşü kabul edilseydi, 100 milletvekilliği bu kontenjan için ayrılacak, her siyasi parti, seçimde aldığı oy oranına göre Türkiye Milletvekilliği kazanmış olacaktı. Yani, seçimlerde yüzde 1 oy alan parti dahi, Türkiye milletvekilliği kontenjanından TBMM’ne 1 milletvekili sokmuş olacaktı. Bu durumda çok sayıda siyasi partilerin TBMM’nde temsil edilmeleri sağlanmış olacaktı.
Seçim yasalarında yapılması hedeflenen önemli değişikliklerden biri de, terörle iltisaklı oldukları Anayasa Mahkemesince tescillenen siyasi partilere hazine yardımının kesilmesi doğrultusundadır. Hatırlanacağı üzere AKP hakkında 2008 ylılında kapatma davası açılmış Anayasa Mahkemesi partinin kapatmasını 6 ya karşı 5 oyla reddederken, Hazine yardımlarının yarısından mahrum bırakılmasına karar vermişti.
Seçim yasasında yapılması planlanan değişikliklerden biri de, büyük illerde seçim çevre sayısının arttırılmlasıyla ilgilidir.
Evet, seçim yasalarının değiştirilmesi özellikle Cumhur ittifakının hedefi. Ancak, NALINCI KESERİ gibi yapılmak istenen değişiklik bir de bakmışsınız, NALINCININ KESERİ KENDİ AYAĞINA VURMASINA DA DÖNÜŞEBİLİR!
