3 Kasım 2020 günü yapılan seçimleri kazanarak ABD’nin 46. Başkanı olan Joe Biden’in, 45.inci Başkan Donald Trump gibi gevezeliği sevmediği, az konuşup, öz konuştuğu daha ilk günlerinden belli olmaktadır. İşin doğrusu, AKP iktidarı Biden’in değil, yazdığı mektubunda samimiyeti gereği olsa gerek Genel başkanları için (APTAL OLMA) deyimini kullanan Trump’ın seçilmesini istemekteydi. Ancak, evdeki hesap çarşıya uymadı, Trump gitti, Biden geldi.
Medyada yer aldığı kadarıyla öğreniyoruz ki ABD Senatosu’nun 54 üyesi 9 Şubat’ta yeni Başkan Joe Biden’a Türkiye aleyhine zehir zemberek bir mektup yazarak “Biden, Erdoğan’a söyle otoriterliği bıraksın” tavsiyesinde bulunmuşlar.
Amerikalı senatörlerin Biden’a yazdığı mektuptaki iddia ve ifadeler, gerçekte çok ağır, ağır olmaktan da öte incitici. Senatörlerin, Biden’e yazdıkları mektupta istemlerini sıralarken Erdoğan’a otoriter istikametten dönmesi için çağrı yapmasını, insan haklarına saygılı olmasını, siyasi ve vicdani tutukluları serbest bırakmasını ve bunları hemen yapması için baskı uygulamasını istemişler.
Senatörler mektuplarında, Erdoğan’ın dış politikasının giderek savaşkan ve kavgacı bir hal aldığını iddia ederek Suriye’deki durumdan girmiş, Azerbaycan’dan çıkmışlar. ABD teknolojisiyle uyumlu olmadığı konusunda uyarıldığı halde Rus hava savunma sistemi S-400 füzelerinin alınmasını anımsatmışlar.
Fethullahçı olduğunu hiç gizlemeyen Enes Kanter’in “insan hakları avukatı” olarak adlandırılması ve ismini vermeden Fethullah Gülen destekçilerinin övülmesi senatörlerin Biden’a mektubunu ayrı bir zemine taşıyor. Tabii bu arada Kanter’in ABD’deki Fethullahçı örgütlenme açısından değer ve ağırlığı da ortaya çıkmaktadır. Türkiye’den bakanlar, ABD Senatosundan randevu almakta zorlanırken içinde Fethullahçıların da bulunduğu anlaşılan lobiler, Erdoğan’ın yanı sıra Türkiye’yi yerden yere vuran bir metni yayınlatabiliyor.
Mektup Biden’dan, Erdoğan’a otoriterliği derhal bırakması için konuşması talebiyle son buluyor; senatörler Biden’a “Bu konuda sana destek olacağız” sözü veriyorlar.
Öyle anlaşılıyor ki, Biden’in Başkan olmasıyla birlikte Türkiye-ABD ilişkilerinde yeni bir sayfa açılacak. Yeni açılan sayfanın, Türkiye’nin lehine değil, aleyhine sonuçlarının olacağı da açık gibi!
ABD’nin 45’inci Başkanı Donald Trump deli-doluydu, patavatsızın biriydi ama, kafa dengiydi! Biden ise (Yere bakan, yürek yakan) bir profil sergilemekte. Öyle anlaşılıyor ki, Türkiye’nin ve özellikle AKP iktidarının Joe Biden’in Başkanlığındaki ABD ile işleri hayli zor olacak. Ne diyelim,
ALLAH ÜLKEMİZİ BÜYÜK ŞEYTAN ABD’NİN ŞERRİNDEN KORUSUN!
ANEKDOT
29 Ekim 1930, Cumhuriyet balosu yapılır. Baloya Associated Press muhabiri Miss Dorothy Ring de katılmıştır. Gazi ye şu soruyu sormuş:
-"Türkiye’nin hangi bakımdan Amerikanlaşması düşünülüyor?"
Atatürk bu aptalca soruya şu yanıtı verir:
-"Türkiye bir maymun değildir, hiçbir milleti taklit etmeyecektir. Türkiye ne Amerikanlaşacak, ne de batılılaşacaktır, o sadece özleşecektir."
