Ahmet Arıtürk Yazdı: YARGITAY'IN, ACULLUĞU!! - Ahmet Arıtürk

Ahmet Arıtürk Yazdı: YARGITAY'IN, ACULLUĞU!!


AKP’nin “İnsan Hakları Eylem Planı” adı altında hukuk alanında yapılacağını vadettiği reformları sunduğunun haftasında yaşanan olaylara bir bakar mısınız! Tutuklamalar, sorgulamalar, milletvekilliğinden düşürmeler, parti kapatma davaları açmalar peş-peşe geliyor.

İnanır mısınız, başka bir ortamda olsak, son 10-15 günde peşpeşe gelen yagı kararlarını AKP’nin “İNSAN HAKLARI EYLEM PLANINA” bir tepki olarak algılayacaktır. Bereket versin ki, neler olup bittiğinin az-çok farkındayız!
TBMM’nde olaylı bir oturum devam ederken ve HDP Kocaeli milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun hakkında alınmış mahkeme kararı okunarak milletvekilliğinin düşürüldüğü açıklanmışken, bir de bakıyoruz ki muhtelif ajanslardan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin tarafından HDP'nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açıldığına dair haberler geçmekte. Bu işe tesadüf mü, tevafuk mu, yangına körükle gitmek mi denilir, bilemeyiz. Hadi diyelim ki, TBMM Başkan Vekili olan Celal Adan adlı zat-ı muhterem MHP’li olmasının da etkisiyle kendisini Mahkeme kararını bir an önce okumakla yükümlü gördü ve okudu. Micliste büyük bir kargaşa yaşanırken, MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin uzun bir süredir dillendirdiği (HDP KAPATILMALI) teranesinin hayata geçirilmesi için dava açılmasının zamanı mıydı, HDP’ye kapatma davası açılması için 1 gün daha beklenemez miydi! TBMM’inde HDP’li milletvekilleri oturma eylemindeyken, aynı zaman diliminde HDP’yi kapatmak için Anayasa Mahkemesine başvurulmasının acelesi neydi.

Hem, parti kapatmak yasal açıdan şip-şak olacak bir iş değildir. Mahkeme, belki haftalarca, belki aylarca sürecek! YANİ, YARGITAY BAŞSAVCILIĞININ ÖYLE ACUL DAVRANMASINI GEREKTİRECEK HİÇ BİR SEBEP YOKTU. BUNA DENİLSE DENİLSE (YANGINA KÖRÜKLE GİTMEK) DENİLİR! KİMİLERİNE GÖRE ZAMANLAMA, OLDUKÇA MANİDARDIR!

Yargıtay Başsavcılığının iddianamesinde HDP üyelerinin beyan ve eylemleriyle devletin milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı, ortadan kaldırmayı amaçladıkları vurgulanmaktadır. HDP’li yönetici ve üyelerin demokratik ve evrensel hukuk kurallarına uymadığı, PKK terör örgütü ve bağlı örgütlerle birlikte hareket ettiği, terör örgütünün siyasi uzantısı olarak devletin bölünmez bütünlüğünü bozmağa çalıştığı öne sürülmektedir.

Diyelim ki, bütün bu iddialar gerçek olsun. O zaman da (kapatma davası açmak için neden bu kadar beklediniz) diye sorulmaz mı! TBMM’nde büyük bir arbedenin yaşandığı zaman diliminde dava açmak yerine 1 gün sonraya ertelenseydi, demokrasi yara mı alacaktı!

Ben kendim, siyasi partilerin kapatılmalarına karşıyım. Çünkü kapatılan siyasi partilerin yerlerine ikame edilen partiler, daha güçlenmiş olarak gelmektedirler. Türkiye’de bunun örnekleri çoktur. Bekeleyelim bakalım, ayne-i devran ne gösterecek!

TAŞLAMALAR

HE-DE-PE'Yİ KAPATIN
CE-HA-PE'Yİ KAPATIN
KENDİNİZE DİKENSİZ
GÜL BAHÇESİ YARATIN!

DEVLETİ YÖNETMEMİZ
NE DE KOLAY OLURDU
BU PARTİLER OLMAZSA
MİLLET HUZUR BULURDU(!)

KAPATALIM, GİTSİNLER
BİZ YETERİZ MİLLETE
ZATEN NE DERSEK ODUR
HÂKİMİZ ÜÇ ERKE DE

SEKSEN YILDAN BERİDİR
OKUNUYORDU NEDEN
YASAKLANDI ANDIMIZ
SORALIM BAHÇELİ’DEN

BAHÇELİ PAYANDA MI
OLACAKTIR BU İŞE
ANDIMIZ ÇOCUKLARA
HEM ŞUURDUR, HEM NEŞE

YAZIYI PAYLAŞ!