3 aydan fazla bir zamandan beri istifa etmiş olan, o zamandan bu zamana sesi, soluğu çıkmayan eski Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak hakkında aynı zamanda Kayınpederi konumunda olan Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ilk defa konuştu. Konuşmasında Albayrak’a sahip çıkan Cumhurbaşkanı "En büyük talihsizliği damat sıfatının birikimi, gayreti ve başarısının önüne geçirilmiş olmasıdır" buyurdu!
AKP Genel Başkanı olarak partisinin İzmir İl Kongresi’nde açıklamalarda bulunan Erdoğan, "Berat Beyin önce enerjide ardından ekonomide ifa ettiği görevlerdeki en büyük talihsizliği damat sıfatının bu alanlardaki birikimi, gayreti ve başarısının önüne geçirilmiş olmasıdır. Eğer herhangi bir siyasetçi olarak bu işleri yapmış olsaydı kendisiyle ilgili değerlendirmeler daha objektif yapılabilirdi diye düşünüyorum. Türkiye'nin son dönemde enerji alanında yaptığı atılımların temelinde Berat Beyin bakanlığı döneminde geliştirdiği strateji, ve yaptığı hazırlıklar bulunuyor" ifadelerini kullandı.
Muhalefetin ısrarla vurguladığı kayıp 128 milyar dolar ile ilgili olarak da konuşan Erdoğan "Bir süredir zaten ekonomik saldırı altında olan Türkiye'nin salgınla birlikte uluslararası alanda ortaya çıkan finansal dalgalanmalara karşı da tedbir geliştirmesi gerekiyor. Bu zorlu dönemde ödemeler dengesi tarafında bir sıkıntıyla karşılaşmamak için planlı ve kontrollü döviz işlemleri yapıldı. Bu işlemlerin tamamı da piyasa kuralları çerçevesindedir. Ne dövizin buharlaşması ne de herhangi bir istismar haksız kazanç hukuka ve ahlaka aykırı işlem söz konusudur. Bu döviz işlemleri sayesinde ülkemiz uluslararası alanda ciddi etkilere yol açan şoklara rağmen hedeflerine bağlı kalmayı başardı" dedi.
Sayın Cumhurbaşkanımızın, aynı zamanda damadı konumunda olan eski Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak’ı savunmasını normal görmek lazım. Çünkü, biz millet olarak damatlarımızı çok severiz. Osmanlı tarihini bilmeyenlere anımsatalım. Osmanlılar döneminin değişmez bir kuralı vardı. Gerçi ilk dönemlerde sadrazamları hep yeniçeri ocağından ve devşirmelerden seçerlerdi. Türk kökenli sadrazamlara pek yer verilmezdi. Ancak, duraklama ve gerileme devirlerinde kural değişti. Damatlar, sadrazam yapılmağa başlandı. Damat olarak Sadrazamlık yapan en meşhur isim Kanuni Sultan Süleyman döneminde defalarca bu makama getirilen götürülen ve sonunda kellesini veren Rüstem Paşa’dır. Ondan önce de, yine damatlardan Lütfi Paşa sadrazamlık makamına getirilmişse de, meşhurlardan değildir.
Diğer damat sadrazamlardan aklımıza gelenleri sıralayalım:
*Damat İbrahim paşa,
*Çorlulu Damat Ali Paşa,
*Nevşehirli Damat İbrahim Paşa,
*Silahdar Damat Mehmed Paşa,
*Silahtar Damat Dimetokalı Mehmet Paşa,
*Damat Melek Mehmet Paşa,
*Damat Mehmet Ali Paşa,
*Damat Halil Paşa,
*Damat Ferit Paşa.
Evet, görüldüğü gibi Osmanlı Döneminde damatların sadrazam yapılmaları oldukça yaygındı. Tabii, bunda valide sultanların etkisi büyük olurdu. Hürrem Sultanlar, Kösem Sultanlar ve diğer valideler sağ olsunlar! Başkaları Sadrazam olacağına mührü hümayun damatlarının (kızlarının kocalarının) elinde olması daha iyi değil mi! Bu suretle, güçleri ve ipleri ellerinde tutmak elbette ki önemlidir.
Diyeceğimiz şu ki, damatlarını bakan yapanları yadırgamamak lazım. Ne de olsa, bu adeti atalarımız olan OSMANLILARDAN TEVARÜS ETMİŞİZ! Aslında, sadaret makamına muadil olan BAŞBAKANLIKTIR. Ancak, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminde başbakanlık makamı lağvedildiği için Sayın Albayrak’a da en önemli bakanlıklardan biri olan Hazine ve Maliye Bakanlığı tevdi edilmişti. Haksız eleştirilere gerek yok. Boşuna, (biz Osmanlıların varisleriyiz, devamlarıyız!) demiyorlar ya!
Sayın Berat Albayrak’ı en kısa bir süre zarfında yeniden bir bakanlık koltuğunda görmek dileklerimizle…
