HASTA HAKLARI VE KORUNMA YOLLARI - Av. Evin Korkmaz

HASTA HAKLARI VE KORUNMA YOLLARI


Merhaba sevgili okurlarım. Bugün hepimizi ilgilendiren bir konuyla karşınıza çıkmış bulunmaktayım. Bugünkü yazımda hasta haklarına ve bu hakların korunma yollarına değineceğim. Haklarının neler olduğunu bilmeyen hasta karşılaştığı zorluklar karşısında ne yapacağını bilememekte ve hangi yollara başvuracağını kestirememektedir. Maalesef hasta-hekim, sağlık personeli ilişkisinde bazen sorumluluklar yerine getirilmemekte ve bu da birçok zarara yol açmaktadır. Hastanın karnında makas unutulması, ambulansın geç gelmesi nedeniyle hastanın vefat etmesi, yapılan yanlış uygulamayla hastanın sakat kalması gibi birçok zararla karşılaşabiliyoruz. Öncelikle ‘hasta kimdir’ sorusuna cevap vermekle yazıma başlayayım. Hasta kavramı kökeni itibariyle Farsça bir terim olup “yorgun” anlamına gelmekle beraber, bir tedaviye ya da cerrahi müdahaleye, gerek rızasıyla gerekse zaruret halinde rızası alınmadan maruz kalan ve bir sağlık kuruluşunun sunmuş olduğu sağlık hizmetlerinden yararlanma ihtiyacı olan kimse olarak tanımlanmaktadır. Hasta hakları kavramı ise, hasta olan bireyin eski sağlığına tekrar kavuşabilmesi hakkı, eski sağlığına kavuşma imkanı, hastalığın tedavi edilemez hal alması durumunda, mümkün olamıyorsa en azından hastalığın insanın maddi ve manevi bütünlüğüne getirmiş olduğu kısıtlama ve sınırlamaları asgari düzeye indirerek bireyin yaşam kalitesini olabildiğince yüksek tutarak devam ettirebilmesine imkan tanıması hakkıdır. 

Türkiye’de hasta haklarına ilişkin olarak siyasi  iktidar  tarafından  atılan  en önemli adım, Türkiye’nin taraf olduğu insan hakları sözleşmeleri ile hasta haklarının yer aldığı uluslararası bildirilerin etkisiyle, 1 Ağustos 1998 tarihinde kabul edilen “Hasta Hakları Yönetmeliği”dir.Yönetmelik sağlık hizmetlerinin insan onur ve haysiyetine yaraşır ve en az gelişmiş ülkelerdeki hemcinslerinin almış olduğu nitelik ve nicelik de bir sağlık hizmetinden faydalanmalarının ilkelerini tespit etmiştir. 

TEMEL HAKLAR

1. Sağlık Hizmetlerinden Faydalanma Hakkı

2. Sağlık Durumu ile ilgili Bilgi Alma Hakkı

3. Hastanın Özel Yaşamına Saygı, Gizlilik ve Mahremiyet

4. Tıbbi Müdahalenin Hastanın Rızasıyla Yapılması Hakkı

5. Tıbbi Araştırmalarda Hasta Sağlığının Korunması Hakkı

6. Diğer Haklar

     a.Güvenlik Hakkı     

     b.Moral Desteği Alma Hakkı

     c.Şefkat Görme Hakkı

     d.Refakatçi Bulundurma Hakkı

HUKUKİ KORUNMA YOLLARI (HHY m. 42-47)

Müracaat, Şikayet ve Dava Hakkı

Hasta Hakları Yönetmeliği’nin 42. maddesinde de “Hastanın ve hasta ile ilgili bulunanların, hasta haklarının ihlali halinde, mevzuat çerçevesinde her türlü müracaat, şikayet ve dava hakları vardır.” Hasta Hakları Uygulama Yönergesi’nin düzenlemesi kapsamında hakkının ihlal edildiğini düşünen hasta ya da hasta yakını, hastanelerde kurulan hasta hakları biriminde bulunan ya da Sağlık Bakanlığı’nın resmi internet sayfasındaki Hasta Şikayet Başvuru Formu’nu doldurmak suretiyle müracaat hakkını kullanacaktır. Herhangi bir idari işlem yapılmaması, hasta ya da hasta yakınını tatmin etmez ise idari işlemin iptalini isteyebileceği gibi ihlal hakkında Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunabilir. 

Hasta Hakları Yönetmeliği’nin 43. maddesi kapsamında hakkı ihlal edilen hasta ya da hasta yakını müracaat hakkını, ihlal niteliğindeki eylemi öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl ve herhalde 5 yıllık süre içinde kullanmalıdır. Aksi halde hak kaybı söz konusu olacaktır.

Maddi ve Manevi Tazminat Davası Açma Hakkı

Hasta ya da hasta yakınının hukuksal korumadan faydalanabilmeleri, söz konusu ihlali ispat edebilmelerine bağlıdır. İhlalin kanıtlanması durumunda hekim ya da yardımcı sağlık personeli maddi ya da manevi tazminat ödeme yaptırımıyla karşı karşıya kalacaktır.  İhlal,bireyi fiziksel bir zarara sokabileceği gibi kısmen ya da tamamen çalışamaz bir hale getirebilir veyahut kişiyi çalışamayacağı için iktisadi olarak zarar ya da ziyana sokabilir. Maddi tazminatın içeriğini; tedavi ve ameliyat masrafları, çalışma gücünün azalması ve yok olması, kazanç kaybı, iktisadi gelişmenin zorlaşması ve sarsılmasından doğan kayıplar, cenaze ve defin masrafları, cismani zarar ölen kişinin maddi desteğinden yoksun kalanların kayıpları şeklinde ifade edebiliriz. Mahkemece hükmedilen tazminat, kural olarak, ihlal sonucu zarar gören kişiye ödenir. Hastanın ölmesi durumunda geride kalan yakınlarına ya da desteğinden yoksun kalacak kimselere destekten yoksun kalma tazminatı adı altında ödeme yapılır. Manevi Tazminat, bireyin şahsiyet haklarına yöneltilen haksız bir saldırı sonucunda, çekmiş olduğu acıyı, elemi ve sarsıntıyı gidermeye yardımcı olan bir hukuki tatmin yoludur. Hasta Haklarının ihlal edilmesi durumunda sadece ihlali gerçekleştirilen hekim ya da yardımcı sağlık personelinin sorumluluğuna gidilmez. Hasta hakları Yönetmeliği’nin 43. maddesi gereğince personeli istihdam eden sağlık kurum ve kuruluşlarının aleyhine de maddi ve manevi tazminat davaları açılabilir.

İdarenin Sorumluluğu ve Tam Yargı Davası

Kamu hizmetini sunmakla görevli olan idare bu hizmetlerdeki aksamalardan dolayı, hizmetin asıl sahibi ve sorumlusu sıfatıyla hukuken sorumlu olacaktır. Sağlık hizmetlerinin idare tarafından sunulması esnasında yukarıda ifade etmeye çalıştığımız gibi bir takım ihlallerle karşı karşıya kalınmaktadır. Gerek idarenin gerekse hekim ya da yardımcı sağlık personelinin söz konusu hizmetlerin sunulması esnasında sebebiyet verdiği zararlar, zarar gören hasta ya da hasta yakını tarafından idare aleyhine açılacak olan Tam Yargı Davası’yla tazmin edilmeye çalışılacaktır.

Ceza Davası Açma Hakkı

Hekimin ve sağlık çalışanlarının sorumlu tutulabilmesi için, tedavi sürecinde yapmış olduğu eylem ya da uygulamaların dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olması, eylemin iradi olması, neticenin gerçekleşmesi ve eylem ile suç oluşturan netice arasında nedensellik bağının bulunması gerekmektedir.

Sonuç olarak hasta- hekim arasında olan vekalet sözleşmesi sonucu sorumluluk doğacaktır. Zarara uğrayan hasta; müracaat ve şikayet hakkını, maddi ve manevi tazminat davası ve idareye karşı tam yargı davası açma hakkını kullanabilecektir. Eğer hekim ve sağlık çalışanının ihmali TCK’da bir suç teşkil ediyorsa hakkında ceza davası da açılacaktır. Bu nedenle hekim ve sağlık çalışanlarının sorumluluklarına çok daha fazla dikkat etmesi ve hastanın da tedaviye karşı koymaması, hekimin işini en güzel şekilde yapmasına yardımcı olması gerekmektedir. Umarım bu tür ihmaller en aza indirgenir ve vatandaşın  sağlık hakkı da en iyi şekilde uygulanır.

Bugünkü yazımda da anlatacaklarım bu kadar sevgili okurlarım. Yukarıda bahsettiğim işlemleri avukatınız aracılığıyla da gerçekleştirebileceğinizi unutmayın. Bir daha ki yazımda görüşmek üzere.

Hukukla kalın:)

Twitter adresi: https://www.twitter.com/evin_korkmaz/

Büro adresi: Kültür mah. Yaşar Kemal Cad. No:29/B Kat:1 Kurtalan/Siirt

E-posta: [email protected]

YAZIYI PAYLAŞ!

YAZARIN SON 5 YAZISI
08Tem
05Tem

HÜKÜMLÜNÜN HAKLARI

16Haz
07Haz

YAŞ DEĞİŞTİRME DAVASI

01Haz