Siirt Barosu: Seçmeli ders sürecinde hukuksuzluklara karşı velilere hukuki destek sunacağız

PAYLAŞ
TAKİP ET Google News ile Takip Et
Artı Siirt Haber - Yahya Kara

Siirt Barosu’ndan yapılan yazılı açıklamada şöyle dendi:  “2022-2023 eğitim-öğretim dönemi için; okullara kayıtlar esnasında Siirt ili genelinde velilere imzalatılan tutanakların düzenlenmesinde usulsüzlük yapıldığına dair şikâyetler tarafımıza iletilmektedir. Bu konuda hem Bakanlığınızca hem de Siirt İl Milli Eğitim Müdürlüğünce gerekli incelemelerin yapılması ve konu hakkında, konunun uygulanması hakkında tarafımıza Bilgi Edinme Kanunu gereğince bilgi verilmesi maksadıyla tarafınıza iş bu başvuruyu yapıyoruz.

Vatandaş ya da yabancı uyruklu olma durumu fark etmeksizin Türkiye’de bulunan her çocuk, hem ulusal mevzuattan hem de BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeden kaynaklı yaşama, gelişim, katılım, korunma gibi pek çok temel hakka sahiptirler. Eğitim hakkı da, çocuğun en temel ve en önemli haklarındandır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Sosyal ve Ekonomik Haklar ve Ödevler başlıklı üçüncü bölümünde “eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi” başlığı ile 42. maddede yer almaktadır. Anayasanın 42. Maddesinde eğitim hakkı: “kimse, eğitim ve öğretim haklarından yoksun bırakılamaz” amir hükmü ile net bir şekilde belirtilmektedir.

Eğitim hakkının belirlendiği ve güvence altına alındığı uluslararası antlaşmalar da eğitim hakkı konusunda temel güvenceler oluşturmaktadır. Bu sözleşmeler Anayasanın 90/5 maddesi gereğince de iç hukuk normudur.

“İnsan Haklarının ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi” (AİHS): (1) No.lu Protokol: "Eğitim Hakkı" kenar başlıklı 2. maddesi: "Hiç kimse eğitim hakkından yoksun bırakılamaz. Devlet, eğitim ve öğretim alanında yükleneceği görevlerin yerine getirilmesinde, ana ve babanın bu eğitim ve öğretimin kendi dini ve felsefi inançlarına göre yapılmasını sağlama haklarına saygı gösterir. " denilmektedir.

Hem ulusal yasal mevzuat hem de uluslararası sözleşmelere bakıldığında Türkiye’de eğitim hakkı konusunda vatandaşlık bağı ya da yabancı ülke vatandaşı veya vatansızlık konusunda bir ayrıma gidilmediği; ‘’herkes’’ denilerek bu hakkın herkesi kapsadığı açıkça belirtilmektedir. Bu nedenle aykırı uygulamalar doğrudan ayrımcılık yasağıyla da ilişkili olacaktır.

AİHS’nin “Ayrımcılık yasağı” kenar başlıklı 14. maddesi şöyledir: "Bu Sözleşmede tanınan hak ve özgürlüklerden yararlanma, cinsiyet, ırk, renk, dil, din, siyasal veya diğer kanaatler, ulusal veya toplumsal köken, ulusal bir azınlığa aidiyet, servet, doğum başta olmak üzere herhangi başka bir duruma dayalı hiçbir ayrımcılık gözetilmeksizin sağlanmalıdır." AİHM içtihatlarında ayrımcılığı kısaca "nesnel ve makul bir gerekçe olmaksızın, konuyla ilgili olarak benzer durumda olan kişilere farklı muamele edilmesi" (Zarb Adami/Malta, B. No: 17209/02, 20/6/2006, § 71) olarak tanımlamaktadır.

TCK 122. maddesinde ırk, devlet, milliyet, renk, cinsiyet, engellilik, siyasi düşünce, felsefi inanç, din veya mezhep farklılığından kaynaklanan nefrete dayalı ayrımcılığı suç saymıştır.

Seçmeli derslere ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Seçmeli Ders Genelgesinin 6. Maddesine göre seçmeli dersler arasında yer alan dillerin tek tek yazılması ve velilerin bu konuda bilgilendirilmesi gerekmektedir. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 26/3. Maddesi gereğince Ana-babalar, çocuklarına verilecek eğitimi seçmede öncelikli hak sahibidir.

Dolayısıyla, okullara kayıt sırasında velilere verilen tutanaklarda seçimlik derslerden bazılarının seçilmesi konusunda okul idarelerince velilere yönelik baskılar yapılması, velilerin tercih ettiği seçimlik derslerin silinmesi amacıyla ısrarlı görüşmelerin yapılarak velilerin ilgili dersi seçmekten geri dönmesi için baskılar yapılması, velilere verilen tutanaklardan bazı derslerin çıkarılması doğrudan eğitim hakkına müdahale olduğu gibi bu uygulamalar belli bir saikle yapıldığından ayrımcılık yasağını da ihlal edecektir.

Bu bağlamda;

1- Okul idarelerince velilere bazı seçmeli derslerin seçilmesi ya da seçilmemesi konusunda baskıların olup olmadığı,

2- Okul idarelerince velilere verilen tutanaklarda seçmeli derslerin önceden işaretli olup olmadığı,

3- Okul idarelerince velilere sorulmadan veliler yerine formu doldurup doldurmadığı,

4- Okul idarelerince velilere verilen tutanaklardan bazı seçmeli derslerin çıkarılıp çıkarılmadığı, tutanakta seçmeli dil derslerinin tek tek yazılıp yazılmadığı,

5- Velilere verilen seçmeli ders formuna Yaşayan Diller ve Lehçeler (Kurmancî ve Zazaki) dersi konulup konulmadığı, bu dersleri talep eden velilere bu dersler için ‘’öğretmen yok’’ şeklinde beyanlarda bulunulup bulunulmadığı,

6- Velilere seçmeli ders formu olarak verilen formların her okul için standart olup olmadığı,

7- Velilere tutanak hakkında bilgilendirme yapılıp yapılmadığı,

8- Sorduğumuz bu sorular konusunda Bakanlığınıza ve İl Milli Eğitim Müdürlüğüne yapılan başvuruların olup olmadığı, Bakanlığınızca veya Müdürlüğünüzce yapılan bir incelemenin olup olmadığı gibi hususlarda,

4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu hükümlerince yasal süresi içerisinde yazılı olarak tarafımıza yukarıda sorduğumuz hususlar hakkında bilgi verilmesini talep ederiz.

“Suç duyurusunda bulunacağız”

Ayrıca bu konularda tarafımıza yapılacak başvurularda tüm veli ve öğrencilere hukuki destek vereceğimizi ve yapılan usulsüzlükler hakkında tüm ilgililer hakkında;

1- Resmi evrakın düzenlenmesinde sahtecilik suçu,

2- Kamu görevlisinin görevi kötüye kullanması suçu,

3- Ayrımcılık ve nefret suçu

Nedenleriyle suç duyurusunda bulunacağımızı belirtmek isteriz.”

https://twitter.com/SiirtBarosu/status/1483829500634931201?s=20
HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN