Evinde cam balkon olanlar dikkat! Yargıtay'dan emsal karar geldi cezası belli oldu

Türkiye'de oldukça popüler olan ve hemen hemen her eve yaptırılan cam balkon ile ilgili Yargıtay'dan açıklama geldi.

PAYLAŞ
TAKİP ET Google News ile Takip Et
Artı Siirt Haber - Haber Merkezi

Türkiye'de oldukça popüler olan ve hemen hemen her eve yaptırılan cam balkon ile ilgili Yargıtay'dan açıklama geldi. Korona virüs hastalığı dönemlerinde uzun süre evinde karantinada kalan vatandaşlar balkon kapatma gibi hizmetler alırken bunun öncesinde de ev metrekaresini daha yaşanabilir hale getirmek isteyenler bu tarz yöntemlere başvurmuştu.

Ev alanını genişletmek, balkon temizliğiyle uğraşmak yerine dış koşullardan koruyarak oturmak ve soğuk ve yağışlı havalarda da balkon keyfi yaşamak isteyen vatandaşlar bu süreçte cam balkonu tercih etmişti. Burada yapılan cam balkonlar bazı binalarda komşular arasında problemler yaşanmasına neden olurken Yargıtay tarafından da karar alındı.

CAM BALKON YASAK MI?

Türkiye'de bina balkonları dış cepheden pay almaları sebebiyle diğer odalardan farklı olarak kabul edilirken binanın da ortak alanları arasında yer ediniyor. Bu sebeple de balkonlarda tadilat ve değişimlerde de mutlaka apartmanda yaşayan kat maliklerinin de beşte dördünün yazılı izinleri gerekiyor. Bu izinlerin de alınmaması durumunda cam balkon kaçak yapı haline geliyor.

CAM BALKON YARGITAY KARARI!

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/6244 Esas ve 2016/2299 numaralı karar ile cam balkon hakkında emsal karar açıklandı. Emsal karar şu şekilde:

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Davacı vekili dava dilekçesinde, davalıya ait 42 numaralı bağımsız bölümde projeye aykırı olarak kapatılan açık balkonun eski hale getirilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası'nın 19.maddesinin birinci fıkrasında kat maliklerinin anataşınmazın mimari durumunu titizlikle korumaya mecbur oldukları belirtildikten sonra ikinci fıkrada da kat maliklerinden birinin bütün kat maliklerinin beşde dördünün yazılı rızası olmadıkça anataşınmazın ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesis ve değişiklik yaptıramayacağı öngörülmüştür.

Dosya içersindeki bilgi ve belgelerden, özellikle bilirkişi raporu içeriğinden; davalıya ait bağımsız bölümün mutfağa bağlantılı balkonunun mutfakla balkon arasındaki kapı, pencere ve duvarının kaldırılarak mutfakla birleştirildiği, balkonun PVC malzemeyle kapatıldığı anlaşılmaktadır. Bilirkişinin yerinde saptadığı sistem, Yargıtay uygulamalarında da kabul edildiği gibi sabit eser niteliğinde olup bütün kat maliklerinin beşde dördünün yazılı rızası olmadan yapılamayacağı gibi balkonu kapatma malzemesinin saydam (cam) ya da ışık geçirmeyen nitelikte olması veya tek parçadan ya da birkaç parçadan oluşması, bina statiğini etkilememesi, çevreye zarar vermemesi sonucu değiştirmez. Saptanan bu durum karşısında balkonun projeye aykırı olarak kapatılması nedeni ile eski hale getirilmesine karar verilmesi gerekirken, balkonun daire içine alınmak sureti ile kullanılmasının ruhsata tabi olmadığı, anataşınmazdaki kat maliklerinin %90'ının aynı yöntemle değişiklik yaptığı, değişikliğin diğer maliklere zarar vermediği ve anayapının statiğini tehlikeye maruz bırakacak nitelikte olmadığı gerekçeleri ile talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

ARTI SİİRT

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN