Ceza Hukuku uyuşmazlıklarında ilk kez 1 Haziran 2005 yılında uygulanan ve 2016 yılında gözden geçirilerek yeniden revize edilen uzlaşma müessesesi, 1 Ocak 2017 tarih itibariyle Türkiye genelinde etkin ve yaygın bir şekilde uygulanıyor.
Ceza hukukunda uzlaştırma, ceza soruşturması ve davasında tarafsız bir kimsenin arabuluculuğuyla uyuşmazlığın çözülmesi için suçun mağduru ve failinin iletişim kurduğu süreç olduğu, kural olarak soruşturulması ve kovuşturulması şikayete tabi suçlar uzlaştırma kapsamına girdiği belirtiliyor.
Olay geçtiğimiz günlerde Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesinde meydana gelmişti. Doktor R.B'yi geç muayene ettiği gerekçesiyle hastası M.Y tarafından tehdit edilmişti. Bunun üzerine adli birimlere müracaat eden Doktor R.B hastası M.Y'den şikayetçi olmuştu. Olay Siirt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi üzerine Siirt Cumhuriyet Başsavcısı Tuğan Sarıca denetiminde Uzlaştırma Bürosu Savcısı Mücahit Çiçek tarafından yürütülen soruşturma kapsamında olayın uzlaşma suçu oluşturması nedeniyle dosya uzlaştırma bürosunca Yazı İşleri Müdürü Erol Söyler'in kontrolünde katip Cengiz Çalar tarafından kaydı yapılmasıyla başlandı.
Ceza Muhakemesi Kanununa göre uzlaşma, iletişim süreci sonunda varılan anlaşmayı yapmak üzere uzlaştırma bürosunca görevlendirilen uzlaştırmacı Ömer Eriş'in her iki taraf ile yaptığı görüşme sonucunda doktor R.B, kendisini tehdit eden M.Y'yi Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) 'e bir miktar para bağışı yapmak şartıyla uzlaşmayı kabul edeceği bildirilmesi üzerine, durumdan haber olan M.Y. teklifi kabul etti.
Daha sonra M.Y. belirlenen yere maddi bağış yapması sonucunda dosya “Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar” ile sonuçlanarak kapandı.
Uzlaşma Müessesinin ve Arabulucuğun önemine değinen Siirt Cumhuriyet Başsavcısı Tuğan Sarıca, Uzlaşma müessesesinin yürürlüğe girmesiyle beraber özellikle Siirt'te ve ülke genelinde adli yargının etkinliği ve verimliliğinin arttığı gibi, iş ve işlemlerde ciddi anlamda rahatlamanın gözlemlendiğini belirtti.