Teknikerler Derneği Siirt İl Başkanı Mansur Güneş, Elazığ'da yaşanan depremin ardından Siirt'te olası depremle ilgili gerekli önlemlerin alınması ve eğitimlerin verilmesi gerektiğini belirtti.
Kentteki bazı binaların ruhsatsız ve kaçak olduğunu belirten Güneş, ''Elazığ'da yaşanan 6.8 büyüklüğündeki deprem hepimizin yüreğini ağzına getirdi. Acaba bizler de Siirt'te yaşayanlar olarak depreme hazır mıyız?'' dedi.
24 Ocak günü saat 20.55'te Elazığ Sivrice merkez üssü 6.8 büyüklüğündeki depremin bir kez daha ülke gündemine depreme hazır mıyız? Sorusunu getirdiğini belirten Güneş, şöyle dedi:
''Sadece Elazığ değil Türkiye'nin büyük bir bölümü deprem bölgesi. Biz de Siirt ve Siirtliler olarak acaba depreme hazır mıyız? Acaba Siirt Kurtalan veya diğer ilçelerde, özel binalar, okullar, hastaneler ve kamu binaları deprem açısından yeterli güvenliğe sahip mi? Ruhsatı olan olmayan binalar, kaçak olan binalar kaç adet? Bunların denetlenmesi gerekiyor.''
Siirt Depreme Ne Kadar Hazır?
Siirt'in depreme hazır olup olmadığını soran Güneş, şöyle konuştu:
''Altyapılar, üst yapılar güvenli mi? Bunun gibi bir çok soru vatandaşlar tarafından dün yaşanan depremle birlikte tekrar sorulmaya başlandı. Yine Elazığ'da yaşanan deprem sonrası acaba ilimizde yeterli düzeyde ambulans, UMKE araçları, kurtarma ekipleri, ve yeteri derecede toplanma alanları var mı? Soruları tekrardan sorulmaya başlandı. En büyük sorunun halkımızın bu konuda yeterince bilinçlendirilmemesi ve özellikle toplanma alanların nerde oldugunu bilebilmemesi ayrı problem olduğunu belirtmek istiyorum. Hakeza iletişim araçlarındaki eksiklikler şebekelerin gitmesi ulaşım araçlarının eksikliği v.b. Bu da demek oluyor ki sadece binalar, alt yapı ve üstyapı değil iletişim araçları açısından da deprem anında veya doğal afet anında sıkıntılar yaşanabiliyor. İletişim araçları özellikle telefonlar deprem zamanlarında çok önemli birer araç haline geliyor bu açıdan iletişim konusu mutlaka çözülmeli. İşte bütün bunları göz önüne alarak Siirt'te bir deprem planı çerçevesinde çalışmalar yapılmalı. Öğrencilere ilk okuldan itibaren deprem anında neler yapılması gerektiği ile ilgili müfredat kapsamında teorik ve uygulamalı eğitimler verilmeli. İlimizle ilgili düşünecek olursak; deprem ve benzeri doğal afetlerde toplanma alanlarının nereler olduğu, yapılacak görevlerin, çalışmaların neler olduğu anlatılmalı, öğretilmeli. Bunlar bir tatbikat halinde kamu kurum ve kuruluşlarınca uygulanmalı. Bu güzel ülkede yaşamanın da şartlarını yerine getirmek gerekiyor ki depremle yaşamayı öğrenmek ve hazırlıklı olmakta bunların arasındaki, belki de en önemli etkenlerden birisi.''
Depreme hazır olunması gerektiğini belirten Güneş, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Depremden kaçış olamayacağına göre yapılacak tek şey depreme hazır olacak şekilde bütüncül bir plan geliştirmek. Deprem anında neler yapılması ve nasıl davranılması gerektiğini öğretmek, deprem sonrasında yapılacaklar ile ilgili çalışmalar yapmak gerekiyor. Elazığ - Sivricede yaşanan 6.8'lik depremi yaşayanlara geçmiş olsun dileklerimizi iletirken yaralılara acil şifalar dilerken hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet dilerim. Depremin artık hayatımızın bir gerçeği olduğunu kabullenerek buna göre hazırlık yapmamız gerektiğinin altını çiziyoruz.''