Huzur içinde daha müreffeh yaşam koşullarına kavuşabilme ve sorunlar yaşamamanın en önemli faktörlerinden biri, geleceği görebilme yeteneğidir ve ABD’nin bazı kuruluşlarınca 50-100 yılı kapsayacak şekilde projeler üretildiğini dile getiren söylemler, bu önemi teyit etmektedir.. İşitmek, görmek, tatmak, koklamak ve dokunmak duygusuyla yaşayan insanoğlunun bazıları, ileriyi görebilme yeteneklerine haizdirler ve bu yeteneği iyi yönde kullanmak; güzellikleri, ya da kötülükleri getirir beraberinde.. Örneğin; kimileri insanlığa büyük zarar veren ağır silah projeleri üretirken, kimileri de insanlığa yarar sağlayan buluşlara imza atarlar..
Ülke yönetiminde de geleceği görebilme yeteneğinin önemi vardır elbet.. Kurtuluş Savaşımızın mimarı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, 1918’de İstanbul’a demir atan düşmanlar için,
“GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER..”
sözünü boşuna söylemediği, daha sonraki gelişmelerle tamamen gün ışığına kavuştu..
“YURTTA SULH, CİHANDA SULH”
parolası da dünya barışı açısından ne denli önem taşıdığına yönelik bir söylemdir ve sadece Büyük Nutuk’un sonunda yer alan Gençliğe Hitabesi okunduğunda, çok daha iyi anlaşılacaktır geleceği nasıl görebildiği!..