Fatih Arıtürk

EMEKLİLER PARTİ KURSA!!!

Fatih Arıtürk

Asgari ücrete şeklen yapılan yüzde 55 oranındaki zamdan sonra şimdi kamu kesiminde çalışan işçiler ve memurlarla, emekliler, maaşlarına yapılacak zam miktarının beklentisi içine girmiş bulunuyorlar. Asgari ücretteki yüzde 55 oranındaki zam için

(ŞEKLEN)

dememizin sebebi belli. Döviz ve altın hesabı üzerinden bir karşılaştırma yapıldığında, gerçekte 2022 yılının 1 Ocak ayında asgari ücretlinin eline geçen, 2023 yılının ocak ayına göre daha yüksekti.

Asgari ücrete şeklen yapılan yüzde 55 oranındaki artış kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan işçileri, memurları ve özellikle de emeklileri beklenti içine soktu. Özellikle SSK vc Bağ-Kur  emeklilerinin yarısından çoğunun 2022 yılında asgari ücretin çok altında maaş aldıkları bilinen bir gerçektir. Memur emeklilerinin durumları da pek farklı değildir. Maaşları, asgari ücretin yarısı düzeyinde olan çok sayıda emekliler var. Hem bir asgari ücret belirleyeceksiniz, hem de emeklilere belirlediğiniz asgari ücretin altında maaş ödeyeceksiniz, bu elbette çok yanlış ve haksız bir uygulamadır. SSK ve Bağ-Kur emeklilerinden hiç birinin, asgari ücret altında maaş almaları kabul edilemez.

Emekliler, bu yıl için maaşlarına seyyanen bir artış yapılmasını istiyorlar. Seyyanen yapılacak zam miktarı, en düşük maaş alan emekliyi asgari ücret düzeyine yükseltecek oranda olmalı ki, Türkiye Cumhuriyetinin sosyal bir devlet olduğu ortaya çıksın.

Bilindiği gibi memur ve emeklilerin maaşlarına yılda iki defa zam yapılır. Bunun ilki 1 Ocak, ikincisi ise 1 Temmuz itibarıyla yapılan zamdır. Maaş zamları

TÜİK’İN

belirlediği enflasyon rakamlarına göre belirlenir. TÜİK’E bakarsanız, Türkiye’de enflasyon rakamları gayet düşük. Enflasyon sepetine kadınların kullandıkları rujları, parfümleri koyarsanız, elbette düşük çıkar. Siz meyve, sebze, nohut, bulgur, makarna, yağ ve benzeri gıda maddeleriyle doğalgaza, elektriğe, suya yapılan zamlardan haber verin. O zaman görülecek ki, emekli ve memur maaşlarına yapılması gereken zam oranının yüzde yüzlerin altında olmaması gerekir.

Doğrusunu isterseniz, memurların ve emeklilerin 2023’ün ilk dilimi için yapılacak zammın yüzde 30 olarak düşük tutulması büyük tepkilere yol açtı. Ekonomisi batmış, sıfırı tüketmiş maliyenin okkalı ve gerçekçi bir zam için takati yok. Yani, tarak yine emeklilerin, memurların başlarında kırılacak.

Büyükbaşlara göre hava hoş. 5-10 maaş alanları var. Ödenekleri, devletin kesesinden harcamaları olanlar bulunmakta.

Türkiye’de yaklaşık 14 Milyon emekli var. Geçen yıla göre mutfak masraflarının katlanmasına karşılık, kâğıt üzerinde nasıl düşük gösteriliyor, buna pek aklımız ermemekte!

Enflasyon gerçekten düşükse, milletin geçim sıkıntısının artmasının hikmeti nedir. Enflasyon dedikleri kadar ise vatandaşların (AÇIZ, AÇIZ) diye feryat etmeleri nedendir.

Emekliler, açıklanan enflasyon rakamlarıyla hiç mi, hiç ilgilenmiyorlar. Geçim sıkıntısı artmışsa, yetkililer ne kadar düşük göstermek isteseler istesinler, enflasyon yüksek demektir. Yetkililere bizim bir tavsiyemiz var. Gerçek enflasyonu, elbette ki bu işin uzmanları olan sizler, vatandaşlardan çok daha iyi biliyorsunuzdur. Yani, Milleti bile-bile lades ettiğinizin farkındasınız!

Maşallah, Türkiye’deki emeklilerin durumlarının, Avrupa ülkelerinin emeklilerinden çok daha iyi olduğunu söyleyebilen Bakanlarımız, vekillerimiz bile var. Bunun için emekliler, tespit edilmiş oranlara ilave olarak bir enflasyon farkı da ödenir mi diye beyhude umutlanmasınlar!

14 milyon emekli, 14 milyon eşleriyle birlikte 24 milyon seçmen olur. Amma emekliler güçlerinin farkında değiller ki. Farkında olsalar

EMEKLİLER

PARTİSİ

kurarak iktidar olur, milletvekilleri gibi kendilerine kıyak zamlar yapar,

KIYAK HAKLAR YARATIRLARDI. Evet, emeklilerimiz güçlerinin farkında değiller. Oysa, iktidarları alaşağı etmek için bir araya gelmeleri kâfi…

Yazarın Diğer Yazıları