Yıl içinde 23 Şubat günlerinin
(Dünya
İslam Günü)
olarak kutlandığını biliyor muydunuz. İngilizce deyimiyle
(World
Islam Day),
dünyanın İslam ile şereflenmesinin yıldönümüdür
. 23 Şubat 632 tarihi,
Peygamber Efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafa’nın (O’na, al ve ashabına salat ve selam olsun)
Veda Hutbesi'ni okuduğu ve son ayetin (Kur'an, Mâide 3) vahyedildiği, yani İslam'ın tamamlandığı tarihtir.
1948 yılında yayımlanan İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nden tam 1316 yıl önce verilen bu hutbe ile
İslam
'ın evrensel değerleri insanlığa armağan edilmiştir. Dolayısı ile bu anlamlı
günün
yadedilmesi ve feyzinden yararlanılabilmesi için, 23 Şubat tarihi "
Dünya İslam Günü
" olarak ilan edilmiştir.
Şimdi biz
Peygamber Efendimizin,
Veda Hutbelerindeki bazı bölümlerinin tercümesini okuyucularımıza sunalım:
“Ey insanlar! Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Adem'in çocuklarısınız, Adem ise topraktandır. Arabın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi; kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyahın da kırmızı tenli üzerinde bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah'tan korkmaktadır. Allah yanında en kıymetli olanınız O'ndan en çok korkanınızdır. Azası kesik siyahî bir köle başınıza amir olarak tayin edilse, sizi Allah'ın kitabi ile idare ederse, onu dinleyiniz ve itaat ediniz. Kimse kendi suçundan başkası ile suçlanamaz. Baba, oğlunun suçu üzerine, oğlu da babasının suçu üzerine suçlanamaz.”
Görüldüğü gibi
(Arabın, arap olmayana üstünlüğünün
olmadığı, bütün ırkların eşit olduğu)
vurgulanıyor.
Veda hutbesinden bir bölüm daha:
“Ashabım! Dikkat ediniz, cahiliyeden kalma bütün adetler kaldırılmıştır, ayağımın altındadır.”
Yüce Peygamberimizin “ayaklarımın altındadır”
buyurduğu cahiliye devrinden kalma adetlerdir.
Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde:
“Arapları seviniz. Çünkü Ben Arabım! Kur’an Arapça olarak indirilmiştir. Cennetin lisanı da Arapça olacaktır!” buyurmuşlardır.
Irkçılık taassubuna karşı insanları uyaran
YÜCE PEYGAMBER,
“Arapları Seviniz”
buyurmakla, milliyetçiliği benimsediklerinin ve kişilerin kendi milletlerini sevmeleri gerektiğinin işaretini vermiş olmaktadır.
Sözün özü, İslam Dinini referans alacaksak, ırkçılık taassubuna karşı olacağız amma, milletimizi seveceğiz, gururlanıp, iftihar edeceğiz!
