Pandeminin başladığı günden bu yana bütün toplumlar ve bireyler büyük sıkıntılar yaşadılar.. Olmadık acılar çekildi, ölümler yaşandı. İnsan hayatını zorlaştıran bir sürü yasakla karşı karşıya kalındı.. Hepimizin bir an önce kalkmalarını temenni ettiğimiz bu yasakların başında Ramazan ayında ilk 15 gün konulan kısıtlamalar.. Teravih namazının kılınamaması v.s.. Ancak bu kapsamda alınan bir karar, doğrusu diğer bütün kararların aksine beni sevindirdi.. Canı gönülden desteklediğim bu karar iftar sofralarının yasaklanmasına ilişkin karardı.
Pandemi olsun veya olmasın iftar ziyafetlerine karşıydım.. Çünkü son yıllarda iftar ziyafetleri amacından çıkmış durumdaydı.. Zenginle fakiri bir sofra etrafında buluşturmayı amaçlayan bu ziyafetler yalnızca varlıklı veya belirli bir kitlenin bir araya gelerek karınlarını doyurdukları mecralar haline gelmişlerdi.
Bu iftar ziyafetlerinde yapılan israflar her zaman dikkatimi çekti.. Bin bir çeşit yemekle donatılan o sofraların büyük bir bölümü israf oluyordu.. 25-30 kişinin bulunduğu bir iftar sofrasının maliyetiyle neredeyse bir iki ailenin bir aylık gıda ihtiyacı karşılanabiliyordu.. Gerçekten çok büyük israflar oluyordu.. Bu nedenle iftar ziyafetlerini yasaklanmasına ilişkin kararı destekliyorum.. Ancak o iftar ziyafetlerini vermeyi planlayan kişi ve kurumlara da seslenmek istiyorum.. Lütfen vermeyi planladığınız o iftar ziyafetinin bütçesine dokunmayın. . Onu iftar ziyafeti niyetine yoksul vatandaşlara dağıtın.. Çevrenize dikkatli bir şekilde baktığınızda yardıma muhtaç o kadar çok aile görürsünüz ki… Pandemi döneminde işsiz kalan, ailesinin gıda ihtiyacını bile karşılamada zorluk çeken, işyeri kirasını ödeyemeyen o kadar çok hemşerimiz var ki.. Bunlara karşı duyarsız kalmayalım.. İftar sofralarının bütçesine bunlara dağıtalım.. İnanın o çoğu riya kokan iftar ziyafetlerinden çok daha fazla sevap kazanırız.
