Pandeminin etkisi oldukça hafifledi.. Toplumun genelinde uzun geçen kışın ardından baharın müjdecisi kardelenlerin, karların arasından boy salmaları gibi bir kıpırdanma, bir hareketlilik başladı.
İnşallah ekonomimiz kısa bir sürede toparlanır ve gerçekten son iki yılı çok büyük zorluklar altında geçiren ve adeta var olma ya da olmama mücadelesi veren esnaf ve tüccarımız bir nebze olsun rahatlar.
Siirt gibi ekonomisi ağırlık olarak kamuya dayalı olan toplumlarda bu canlanmayı sağlamada yine kamu kurumlarına büyük görevler düşüyor.. Bu nedenle kamu kurumlarının birçoğu için geçerli olan ve bir anlamda kış uykusuna benzetebileceğimiz pandemi döneminin ivedi bir şekilde sona erdirilmesi gerekiyor.
Pandemiyi bahane eden ve kendisine yöneltilen her görevi oynamak istemeyen taze gelinlerin yerim dar söylemi gibi, “ama pandemi var” diye yerine getirmeyen kamu görevlilerinin bu alışkanlıklarından vazgeçmeleri gerekiyor.. Bu durum o kadar ileriye gitmişti ki, bazı kurumlarda bireysel olmaktan çıkmış ve adeta kurumsal bir hüviyete girmişti.. En tepedeki amirinden, en alt kademedekine kadar bütün personel bu bahanenin arkasına sığınıyordu.
Gerçekten pandemi döneminde adeta birer Tommiks, Texas gibi çizgi romanlarda sıkça sözü edilen hayalet kasabasını andıran kurumlarımız var.. Bu kurumlarımız bu süreçte, normal süreçte olan performanslarının çok azını sergilediler.. Ama artık bahane kalmadı ya da kalmamak üzere.. Pandemi uykusundan uyanma zamanı.. Gerçi bu zamanda yıllık izinlerin yoğun olarak kullanıldığı bir döneme denk geliyor, d da ayrı bir mesele.
Kamu kurumları yoğun bir çalışma temposunu girmeliler.. Son iki yılın ataletini giderecek nitelikte hareketli çalışma planları hazırlanmalı ve titizlikle uygulanmalıdır.. Çünkü Siirt’in çalışmaya, hatta daha çok çalışmaya ihtiyacı vardır.
Kent olarak artık kalk borusunu çalalım.