Pandemi bütün dünyada gündemin birinci maddesini oluşturmaya devam ediyor ve sabahtan akşama kadar bu konuyu konuşuyoruz.
Toplumun önemli bir kesimi bu konuda gerçekten titiz ve kurallara uyma konusunda azami titizliği gösteriyorlar.. Ama dünya genelinde olduğu gibi ilimizde de bir grup vurdumduymaz insan var.. Bunlar sanki büyük bir marifetmiş gibi kurallara uymama da ısrar ediyorlar.
Bu yapıdaki insanları yola getirmenin tek yolu, denetimlerin arttırılması ve ihlali görülenlerin hiç birinin göz yaşına bakılmaksızın cezalandırılmasıdır.. Bir yıldır bir türlü akıllanmayan bu insanların bundan sonra akıllanacaklarını beklemek biraz safdillik olur.
Uyarından korkutmadan anlamayanlar için tek yol denetimler arttırılacak ve hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmayacak.
Artık insanlar ölmesin, artık bir yıldan beri yoğun bir çalışma temposu içerisinde olan kahraman sağlık teşkilatı rahat bir nefes alsın.
Denetimlerde hiç kimsenin kural ihlali yapanlara hoşgörülü davranmaya da hakkı yoktur.. Çünkü olay toplumsal bir olay.. Çünkü o kural ihlalinden yalnız denetimi yapan kişi olumsuz bir şekilde etkilenmiyor.. Ben, sen, onlar, bizler ve sizler de etkileniyorsunuz. Kimsenin benim adıma başkalarına hoşgörülü davranmamalıdır.. Toplum bu hakkı hiç kimseye vermemiştir.
Ben şahsen kendi adıma böyle bir yetkiyi hiç kimseye vermedim.. Ben sabahtan akşama kadar maske ile dolaşacağım, sosyal mesafeye uyacağım. Beyefendiler, hanımefendiler istedikleri gibi hareket edecekler.. Bu olmaz. Benim sizin, hepimizin hakkı gasp edilmiş oluyor.
Bu hepimizi ilgilendiren bir konu ve bu nedenle herkesin ama özellikle denetim ekiplerinin duyarlı olması gerekiyor.. Herkese yasaların emrettiği şekilde davranmaları zorunludur.. Burada Osmanlı döneminde meydana geldiği belirtilen bir fıkrayı anlatmakta yarar vardır.
Bir vakitler bir köylü kadın ürettiği ürünleri satmak üzere kasabaya gitmiş ve orada bir kişi kendisini taciz etmiş.. Şikayet, yakalanması, kadı derken adam belirli bir süre hapis ile cezalandırılmış.. Adam hapse gitmiş, köylü kadında köyüne dönmüş.
Bir süre sonra yine ürünlerini satmak üzere kasabaya inen köylü kadın adamı sokaklarda gezerken görmüş.. Bir hesap yapmış, adamın cezasının bu süre içerisinde bitmesi mümkün değil.. Hemen zaptiyeye gitmiş; durumu anlatmış, adamın yakalanmasını istemiş. Ancak zaptiye gülümseyerek “Hanım haberin yok mu? Padişah af çıkardı ve bu adamda aftan yararlanarak cezaevinden çıktı” deyince; Kadını bir düşünce almış.. Uzun bir süre sessiz kaldıktan sonra kendi kendisine mırıldanmış “ Ama bu adam beni taciz etmişti, padişahı değil.”
Bende sevgili denetim ekiplerine diyorum ki, kural ihlali yapanlar hem ben hem de sizler başta olmak üzere hepimizin hayatını tehlikeye atıyorlar.
