- Haberler
- Siirt Haber
- Siirtli Avukat Doğan Siyahtoprak Yazdı: Tapuda arsa yazıyor, mahkemede tarla çıkıyor: Vatandaş neden kaybediyor?
Siirtli Avukat Doğan Siyahtoprak Yazdı: Tapuda arsa yazıyor, mahkemede tarla çıkıyor: Vatandaş neden kaybediyor?
Siirtli avukat Doğan Siyahtoprak, son yıllarda arsa davalarında en sık karşılaşılan sorunlardan biri olan tapuda 'arsa' olarak kayıtlı taşınmazlara ilişkin kaleme aldığı değerlendirmede önemli uyarılarda bulundu.
Son yıllarda arsa davalarında en çok karşılaşılan sorunlardan biri, tapuda “arsa” olarak kayıtlı taşınmazların, hukuki ve fiili durumda “tarla” niteliğinde kabul edilmesi oluyor. Özellikle imar beklentisiyle yapılan satışlar, vatandaşları ciddi hukuki ve maddi risklerle karşı karşıya bırakıyor.
Bir taşınmazın tapuda arsa olarak görünmesinin, her zaman hukuken arsa olduğu anlamına gelmediğini vurgulayan Siyahtoprak, Türk hukukunda taşınmazın niteliğinin; tapu kaydı, imar planları ve fiili kullanım durumu birlikte değerlendirilerek belirlendiğini ifade etti.
Uygulamada sıkça rastlanan duruma dikkat çeken Siyahtoprak, vatandaşların tapu kaydında “arsa” yazdığı için yüksek bedellerle taşınmaz satın aldığını, ancak daha sonra yapılan incelemelerde taşınmazın uygulama imar planı dışında kaldığının, tarım arazisi niteliğini koruduğunun ya da yapılaşmaya kapalı olduğunun ortaya çıktığını belirtti. Bu gibi durumlarda mahkemelerin tapu kaydından ziyade imar hukukunu esas aldığına işaret etti.
Bu tür uyuşmazlıklarda en sık açılan davaların; tapu iptal ve tescil davaları, ayıplı satışa dayalı bedel iadesi ve tazminat davaları olduğunu kaydeden Siyahtoprak, satıcının taşınmazın imar durumu hakkında alıcıyı yanlış ya da eksik bilgilendirmesi halinde ayıplı satış hükümlerinin uygulandığını ve alıcının zararının giderilmesine karar verilebildiğini aktardı.
Vatandaşların en büyük hatasının, arsa alımında yalnızca tapu kaydına güvenmek olduğunu belirten Siyahtoprak, satın alma öncesinde mutlaka belediyeden imar durumu belgesi alınması, taşınmazın uygulama imar planında yer alıp almadığının kontrol edilmesi gerektiğini vurguladı. “Nasılsa yakında imara girer” şeklindeki söylemlerin hukuken bağlayıcı olmadığının altını çizdi.
Sonuç olarak arsa davalarının, tapuda yazan ifadenin tek başına yeterli olmadığını açıkça gösterdiğini ifade eden Siyahtoprak, asıl belirleyici unsurun taşınmazın imar hukuku içindeki yeri ve hukuki niteliği olduğunu belirtti. Arsa yatırımlarında hukuki danışmanlık alınmasının, ileride yaşanabilecek ciddi mağduriyetlerin önüne geçeceğini kaydetti.
Bakmadan Geçme