HEDEP Siirt Milletvekili Sarıtaş, Meclise Siirt Belediyesi Hakkında Araştırma Önergesi Sundu!

HEDEP Siirt Milletvekili Sabahat Erdoğan Sarıtaş, Siirt Belediyesine atanan kayyumlara ilişkin meclise Araştırma Önergesi verdi.

PAYLAŞ
TAKİP ET Google News ile Takip Et
Artı Siirt Haber - Haber Merkezi

HEDEP Siirt Milletvekili Sabahat Erdoğan Sarıtaş, “Siirt Belediyesi’ne bugüne kadar atanan kayyımların yol açtıkları kamu zararlarının tespit edilmesi ve buna dair alınacak önlemlerin parlamento çatısı altında araştırılması önem arz etmektedir. Konuya dair bir araştırma komisyonu kurulması da bu noktada elzemdir. Kayyım icraatlarının meydana getirdiği sosyolojik, ekonomik, siyasi yıkımın tüm yönleriyle ortaya konarak sorunu oluşturan bütün unsur ve aktörleri kapsayacak bir değişikliğin sağlanması Meclis’in yükümlülüğüdüe” ifadelerini kullanarak,  meclise araştırma önergesi sundu.

Sarıtaş Araştırma önergesine ilişkin şunları söyledi:

“Vekili olduğum Siirt Belediyesi ikinci kez kayyım yöntemiyle yönetilmektedir. İlk kayyım dönemi sırasında gerçekleşen yerel seçimlerde halkın seçtiği yöneticiler Siirt’te yüzde 48 oy oranıyla seçilmişti. O dönem birçok belediye gibi Siirt Belediyesi de kayyımların yol açtığı ekonomik tahribata dair çalışmalar yürütmüş, bunu da şeffaf belediyecilik anlayışı gereği tüm kamuoyu ile paylaşmıştı. Siirt Belediyesi’nin 2016'da kayyım atanmadan önce borcu 45 Milyon TL iken 2019'da kayyımdan devralındığında borcu 124 Milyon TL'ye çıkmıştı. Yani belediye kayyım yönetiminde 79 milyon TL zarara uğratılmıştır. 

31 Mart 2019 yerel seçimlerinden sonra halkın kendi seçtiği temsilcilerin yani eşbaşkanlarımızın ilk işleri belediyelerin ekonomik çöküntüsünü gidermeye yönelik çalışmalar oldu. Birçok belediyemiz gibi Siirt Belediyesi de halkın biriken su borçlarına işletilen gecikme zamlarını %90 oranında indirerek halkın suya erişimine yönelik çalışmalar yürütmüştür. Ancak belediyelerimize yönelik kayyım atama yöntemleri yeniden gündeme gelmiş, belediye eş başkanlarımız tutuklanarak görevden uzaklaştırılırken kayyımlar yeniden gündeme gelmiştir. Siirt kayyımının yol yapımından dezenfektan alımına kadar birçok ihaleyi usulsüz yaptığı iddialarına ilişkin o dönem milletvekilimiz tarafından verilen soru önergeleri ise yanıtsız kalmıştır. Öte yandan kayyım yönetiminin yol açtığı kamu zararlarına dönük bir işlem yapılmazken, seçilmiş üyelere, halk yararına yaptıkları işlemlerden ötürü ceza kesilmesi de amacın kamunun haklarının korunması olmadığının açık izahıdır. 

Siirt kayyımının yıktırdığı Celadet Ali Bedirxan Kütüphanesi, Ülkü Ocakları’na tahsis ettiği taziye evi, Siirt Belediyesi bünyesinde kurulan Berfin Kadın Danışmanlık Merkezi ve Kadın Yaşam Merkezi’nin pasifleştirilmesi kamu zararı iken, halkın su hakkının korunması kamu zararı teşkil edemez. Bu nedenle seçilmiş belediye yönetimlerine yöneltilen suçlama ve cezaların hukuka uyar bir yanı bulunmamaktadır. Siirt Belediyesi seçilmiş eşbaşkanlarının en önemli gündemlerinden biri de organik tarımdı. Bu kapsamda belediye çalışanı kadınlar tarafından organik tarıma ilişkin çalışmalar kapsamında belediyenin yardımıyla 20 dönümlük arazi ekildi. Belediyeye atanan kayyım, çalışmayı kendi projesi olarak gösterip basınla paylaştı.

Newala Qesaba’nın (Kasaplar Deresi) yapılaşmaya açılması iznini veren kayyım ve yönetimi genelde Kürt halkına, özelde de Siirt halklarına karşı yaklaşımını ortaya koymuştur. Kayyım, yüzlerce faili meçhul cenazenin bulunduğu Newala Qesaba’nın üzerini binalarla kapatarak Kürtlerin ve Ermenilerin hafızasından önemli bir değeri görünmez kılmaya çalışmaktadır.

Görevden alınan Belediye Eş Başkanımız Berivan Helen Işık’ın yerine kayyım olarak atanan Vali Osman Hacıbektaşoğlu, belediye ait 18 taşınmazı ihale ile satışa çıkardı. 23 bin 630 metrekarelik tarla ve arsalardan oluşan taşınmazların 13’ü Evren, 3’ü Çal, diğer 2’si de Yağmurtepe ve Kooperatif mahallerinde bulunuyor.

Bu itibarla, Siirt Belediyesi’ne bugüne kadar atanan kayyımların yol açtıkları kamu zararlarının tespit edilmesi ve buna dair alınacak önlemlerin parlamento çatısı altında araştırılması önem arz etmektedir. Konuya dair bir araştırma komisyonu kurulması da bu noktada elzemdir. Kayyım icraatlarının meydana getirdiği sosyolojik, ekonomik, siyasi yıkımın tüm yönleriyle ortaya konarak sorunu oluşturan bütün unsur ve aktörleri kapsayacak bir değişikliğin sağlanması Meclis’in yükümlülüğüdür.”
 

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN