Yaşlanmanın belirli bir yaşı yoktur. Yaşlanma bir dönemi değil, ilerleyici bir süreci ifade eder. Bu durumu herhangi bir yaşa indirgemek doğru değildir.
Yaşlılıkla beraber vücudumuzdaki yıkım reaksiyonları, yapım reaksiyonlarına göre daha fazla gelişir. Bu da yaşlılıkta kaçınılmaz, ilerleyici fizyolojik düşüşlere sebep olabilmektedir. Bu değişiklikler vücudumuzda farklı şekilde kendini gösterebilmektedir. Belki de yaşlılığın gözle, kolay farkedilebilir en büyük özelliği deride oluşan dezenformasyonlardır. Deride oluşan bu bozukluklar hem sağlık sorunlarına hem de sosyal hayatını devam ettiren bireylerde özgüven eksikliğine sebep olabilmektedir. Deride yaşanan değişiklikler yaşa, genetiğe ve çevresel faktörlere göre değişiklik gösterebilmektedir. Yaşlılıkla beraber deride; kırışıklık, solma, kuruluk, kabalaşma, incelme, gevşeme, sarkma, kahverengi lekeler görülebilmektedir.
Yukarıda da belirttiğim üzere sosyal hayatını aktif bir şekilde devam ettiren yaş alanlarımız deride oluşan değişikliklerin, gözle görülebilir olmasından dolayı özgüven eksikliği yaşayabilmektedir. Bu da bireyleri farklı arayışlara yönlendirmiştir. Son zamanlarda artan yaşam beklentisi ve uzayan ömür ile beraber kişilerin dış görünüşüne de değer vermesi üzerine farklı sektörler günümüzde ortaya çıkmıştır.
Peki sıklıkla dile getirilen ‘’antiaging ‘’ kavramı bize tam olarak neyi ifade etmektedir?
Antiaging, yaşlanma sürecini yavaşlatmak veya tersine çevirmek için uygulanan yöntemlere denir. Anti-aging ile cildin yenilenmesi, hormonların dengelenmesi, yaşlanmaya bağlı hastalıkların önlenmesi hedeflenir. Antiaging uygulamalarının iki farklı boyutu vardır; biri tıptaki uygulamalar bir diğeri ise kozmetik ürünlerle yapılmaya çalışılan uygulamalardır. Günümüz de ise, maliyet ve ulaşılabilirlik açışından kozmetik ürünler daha çok tercih edilmektedir. Kozmetik ürünlerin içeriği bitkisel, hayvansal veya kimyasal kaynaklı olabilmektedir. Antiaging kremler vücudumuzdaki deri dezenformasyonlarını tamamen yok edemediği gibi geçici çözüm önerileridir. Buna rağmen talep oranı oldukça yüksek olup bu sektörün tüm dünya üzerinde gelişmesini sağlamıştır. Cilt bakımında yararlanılan kozmetikler arasında yüz ve vücut derisinin sağlığını korumak için tasarlanmış ürünler bulunur. Deriye uygulanan kozmetikler arasında temizleyiciler, tonikler, nemlendiriciler, ter önleyiciler ve deodorantlar bulunur. Yaş da baz alınarak cilt analizi sonucu en uygun içeriğe sahip olan kozmetik ürünleri, yaşlanmanın görünen etkilerini azaltmada kullanabilirsiniz..
Yaşlanmada görülen en önemli sorunlardan biri ise deri kuruluğudur. Kuru deride kepeklenmeler, çatlamalar görülebilir. Ciltteki kuruluğu azaltmak için duştan sonra düzenli olarak vücut tipinize uygun nemlendiriciler kullanılmalıdır. Nemlendiriciler su kaybını azaltarak veya su tutarak bu işlemi gerçekleştirirler. Deri yaşlanmasında önemli olan bir diğer unsur da güneşten gelen zararlı UV ışınlarıdır. Bu yaşlanma türünü ‘’fotoyaşlanma’’ olarak adlandırıyoruz. Fotoyaşlanma yaşınızdan bağımsız olarak maruz kaldığınız güneş ışığı düzeyinize bağlıdır. Fotoyaşlanmada derideki melanin düzeyi çok önemlidir. Melanin güneş ışınlarındaki zararlı UV ışınlarını absorbe eder. Bundan dolayı açık tenlilerde fotoyaşlanma etkisini daha fazla görürüz. Güneş ışınlarının zararlı etkilerinden korunmak için vücut tipinize uygun etkili korunma faktörü içeren güneş kremleri kullanabilirsiniz. Yaş aldığınız süre boyunca nasıl göründüğünüz kısmen de olsa sizlerin elinde. Çevrenizle ve kendinizle barışık, hayatı her yaşınızda dolu dolu yaşamanız dileğiyle .
